NCR’de diyabet standı açıldı

Stantta İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Akif Büyükbeşe, Uzm. Dr. Ramazan Geyik ve Uzm. Dr. Mehmet Selim Aslan diyabet hemşiresi ile birlikte standa gelen vatandaşları bilgilendirdi. Diyabet ile ilgili hazırlanan broşürler dağıtılarak, hastalık hakkında farkındalık oluşturulmaya çalışıldı.
Diyabet tüm vücudu etkiliyor
Prof. Dr. Mehmet Akif Büyükbeşe, diyabet hastalarına da uyarılarda bulunarak, diyabetin aynı zamanda bir damar hastalığı olduğunu ve tüm vücudu etkilediğini söyledi. Prof. Büyükbeşe, "Hastalık, ileri aşamalarında körlük, böbrek yetmezliği, kalp krizi, felç ve alt bacağın kaybına neden oluyor. Diyabetli yetişkinler, bu hastalığı taşımayanlara göre, 2 ila 3 kat kalp krizi ya da felç geçirme riski taşıyor. Kalp, damar, gözler, böbrekler ve sinirlere ciddi zararlar veren diyabet, yüksek tansiyonla birleştiğinde ayak ülserine yol açabiliyor. Diyabetik ayak ülseri, alt bacağın kaybına kadar ilerleyebiliyor. Diyabetik retinopati ise retinadaki kılcal damarların uzun sürede gördüğü zararların sonucu olarak ortaya çıkıyor. Diyabetik retinopati, dünya üzerindeki körlük vakalarının yüzde 2,6'sını oluşturuyor" dedi.
En önemli nedeni kilo ve hareketsiz yaşam
Uzm. Dr. Ramazan Geyik ise diyabetin en önemli sebebinin fazla kilo ve hareketsiz yaşam olduğunu söyledi. Her gün insülin alımını gerektiren Tip 1 diyabetin tedavisinde vücuda insülin enjekte etmekten başka çare bulunmadığına dikkat çeken Geyik, Tip 2 diyabetin ise genellikle fazla kilo ve fiziksel hareketsizliğin sonucu olarak ortaya çıktığını vurguladı.
Geyik, "Tip 2 diyabetin ortaya çıkması ya da ilerlemesi ve sonuçları sağlıklı beslenme, düzenli fiziksel aktivite, normal vücut ağırlığı ve sigaradan uzak durularak engellenebilir. Gebelik şekeri olarak bilinen bir diğer diyabet türü ise sadece hamilelerde görülüyor. Gebelik şekeri olan kadınların çocuklarının ileride Tip 2 diyabeti olması ihtimali daha yüksek" şeklinde konuştu.
Tedavi edilmediğinde ciddi bir hastalık
Uzm Dr. Mehmet Selim Aslan ise, diyabetin erken tanı ve iyi bir tedavi ile bireyin normal yaşam kalitesini düşürecek bir hasara sebep olmayan ancak tedavi edilmediği durumda ciddi organ hasarlarına yol açan bir hastalık olduğunu belirterek, kısa dönemde hipoglisemi, hiperglisemi, laktik asidoz gibi komplikasyonlara neden olabildiğini dile getirdi.
Aslan, uzun dönemde ise hastalığın retinopati (gözlerin hasar görmesi), nöropati (sinirlerin hasar görmesi), Nefropati (böbreklerin hasar görmesi), diyabetik ayak gibi ciddi sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olabileceğini dile getirdi.