Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#tutuklu

Güncel Gazete - tutuklu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, tutuklu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Darbe girişimi sanığı yüzbaşıdan şaşırtan savunma Haber

Darbe girişimi sanığı yüzbaşıdan şaşırtan savunma

Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinde “Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs’’ ile “Terör Örgütü Üyeliği’’ suçlarından 1 kez ağırlaştırılmış müebbet 7 buçuk ile 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan askerlerin yargılanmasına duruşmanın 3’üncü gününde de devam edildi.Olayın darbe kalkışması olduğunu başbakanın TV konuşması sonrası öğrendiğini ifade eden 1’inci Mekanize İkmal Subayı tutuklu sanık Yüzbaşı İrfan Mızrak, 15 Temmuz gecesi harekat merkezinde yaşananlara ilişkin verilen emirlere karşılık “Burç Pekin’e komutanım burada ne oluyor, bu paralelcilerin işi, bazı emirler veriliyor, ben bu işe alet olmam. Bana dışarı çıkmam hususunda tek bir adam gelir emir verirse alnının ortasından vururum dedim’’ ifadelerini kullandığını söyledi.Sanık Mızrak, “Taburun fiilen emir komutası bende, hukuki olarak Hakan Çınar’da. Kurmay başkanı olduktan sonra Hakan Çınar’dan sonraki kıdemli ben olduğum için teamüller gereği benim tabur vekaletini almam gerekirdi. Ancak ikiz görevli olarak kurmay başkanlığı ve tabur vekaletini Hakan Çınar’a verdi. Murat Soysal’ın tasarrufu ile bu şekilde oldu. Kriz anlarında disiplini sağlamak için despot olurum. Yetki Hakan Çınar da ancak benden emir alıyorlar. Bu kaosu ortadan kaldırmak için, tehlikenin ne olduğunun bilinmemesi gerekçesi ile personeli uyarma ihtiyacı duydum. 15 Temmuz gecesi evde idim. Hakan Çınar saat 22.45’te sularında beni aradı “Sıkıyönetim ilan edildi. Personeli arayın mesaiye gelsinler ’’ şeklinde emir verdi. Daha sonra Çağrı Üsteğmen ile birlikte kışlaya vardığımızda saat 23.30’du. Direk harekat merkezine geçtik. Hakan Çınar üzerinde büyük bir harita bulunan masada oturuyordu. Beni gördükten sonra “derhal personele ulaşın, teçhizatınızı, silahınızı alın personeli garajlar bölgesinde bekletin. Araç hazırlığı yapın, bir de mürettebat listesini yapın’’ dedi. Ben hayırdır komutanım dedim, o da bunlar acil abiciğim, “Siz başlayın ben detaylarını söyleyeceğim’’ ifadelerini kullandı.“Hareket merkezinde FETÖ’cüler olabilir diye yanıma silah ve koruma aldım’’Kalkışmanın FETÖ tarafından yapıldığını öğrendikten sonra kendi güvenliğini alma ihtiyacı duyduğunu dile getiren sanık Mızrak, savunmasının devamında, “Kalkışmanın FETÖ'nün işi olduğunu öğrendikten sonra harekat merkezinden beni aradılar harekat merkezine gelmemi kurmay başkanının beni çağırdığını söylediler. Çağrı Şentürk’ e bunların FETÖ’cülerin işi olduğunu söyledim. Harekat merkezinde FETÜ’cüler olabilir diye kendi can güvenliğimi sağlamak için yanıma silah ve koruma uzman çavuş aldım. FETÖ’cüler bu saatten sonra her yerde olabilir. Hakan Çınar, Burç, Düllükbaba ve adliye kavşağını bizim taburun kontrol edeceğini söylemişti. Ben buna bir anlam veremedim. Daha sonra TRT de darbe bildirisi okunmaya başladı. Daha sonra Burç Albayı gördüm, yanına giderek, komutanım burada ne oluyor, bu paralelcilerin işi, bazı emirler veriliyor, ben bu işe alet olmam. Bana dışarı çıkmam hususunda tek bir adam gelir emir verirse alnının ortasından vururum dedim. Burç Albay da sana kimse emir vermeyecek sakin ol dedi. Daha sonra gazinoya geldim, o sırada televizyonda cumhurbaşkanımız konuşuyordu. Daha sonra harekat merkezine tugay komutanının geldiğini söylediler bende ortalık sakin mi diye sordum sakin dediler. Daha sonra harekat merkezine gittiğimde Hakan Çınar tugay komutanına bir şeyler anlatıyordu. Komutan Murat Soysal dinlemeden kestirdi. “Bunu kaldıralım, herkes kendi birliğinin emniyetini alsın, birliği de istirahatte ayıralım“ diye konuştu.Gaziantep 8’inci Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma diğer sanıkların dinlenmesi yarın sabah devam edecek.

FETÖ sanığı uzman çavuştan ilginç savunma Haber

FETÖ sanığı uzman çavuştan ilginç savunma

Çantasından F serisi 1 dolar çıkan Uzman Çavuş Haşim B, 1 doların kendisine ait olmadığını ve düğününde takıldığını ileri sürdü.Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinde “Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs’’ ile "Terör Örgütü Üyeliği’’ suçlarından 1 kez ağırlaştırılmış müebbet 7 buçuk ile 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan askerlerin yargılanmasına duruşmanın 3’üncü gününde de devam edildi.Kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Lojistik Destek Taburunda görevli tutuksuz sanık Uzman Çavuş Haşim B., çantasından çıkan F serisi 1 doların kendisine ait olduğunu ancak düğününde takı olarak takılması nedeniyle hatıra amaçlı yanında taşıdığını iddia etti. Sanık Haşim B. savunmasının devamında, “1 ABD doları düğünümde takılmıştı. Diğer paralardan farklı olduğu için düğünden hatıra olarak cüzdanımda taşıyordum. Düğünde eşimin kardeşi takmıştı, ben de içlerinden bir tanesini aldım ve cüzdanıma koydum. Ancak bana gelen 1 dolar da F serisi gelmiş. TEM şube evimdeki bütün dijitallere baktılar. Onlarda da bir şey çıkmadı. Ben bu durumu tamamen şanssızlık olarak görüyorum. FETÖ ile hiçbir şekilde bir bağım olmadı, Konya’da okurken de evlerinde hiç kalmadım’’ ifadelerini kullandı.“Tankçı tulumlarımızı giymeden tank faaliyetinde bulunamayız’’15 Temmuz gecesi, tank mürettebat listesi hazırladığı iddia edilen 2. Tank Bölük Komutanı tutuklu sanık Bayram Maşa, suçlamaları reddederek, “Ben terör tehdidi gerekçesi ile hareket ettim, tankçı tulumlarımızı giymeden tank faaliyetinde bulunamayız, biz tankların yanına bile yaklaşmadık’’ dedi.Sanık Maşa savunmasının devamında, “Olay günü tugayda nöbetçi subay bendim. Saat 22.30 sıralarında odamda otururken, beni nöbetçi amir Cenk aradı. Terör tehdidi olduğunu ve diğer nöbetçileri bilgilendirip yanına gitmemi söyledi. Cenk Öztürk yarbayım bana diğer taburlara bilgi ver, askerleri kaldır kamuflajlarını giysinler dedi. Bende aldığım emri ilettim görevim gereği. Benim kalkışmadan haberim yoktu. Odamda TV yoktu kitap okuyordum. Biz tankçılar tankla ilgili bir durum olduğu sırada tankçı tulumu giyeriz. O gün tulum giymemiz emredilmedi. Zaten tulum giymeden tankla ilgili bir faaliyet yapmamız mümkün değildir. Yani bir hazırlık içinde değildik. Sadece askerlerin kamuflaj giymesi emredilmişti. Daha sonra bölük komutanı arkadaşlarım geldi. Bende kendilerine askerlerin koğuşlardan çıkmayacağını, silah mühimmat alınmayacağını, rütbeli personelin ise garajlar önünde bekleyeceği emirlerini ilettim. Bu hain kalkışma girişiminde en ufak bir katkım yoktur, suçsuzum, beraatımı talep ediyorum’’ ifadelerini kullandı.

Darbe girişimi iddialarını yalanladı Haber

Darbe girişimi iddialarını yalanladı

Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinde, anayasal düzeni ortadan kaldırmak suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanan eski Gaziantep 5. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Murat Soysal'ın da aralarında bulunduğu 30'u tutuklu 42 sanık hakim karşısına çıktı. Duruşmada kimlik tespitlerinin ardından iddianamede adı ilk sırada olan Gaziantep 5. Zırhlı Tugay eski Komutanı Murat Soysal savunma yaptı. Duruşmaya TBMM, Başbakanlık ve Gaziantep Barosu’ndan avukatların katılma talebi kabul edildi. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcısı Musa Çatal da duruşmaya savcı olarak katıldı.Sanık Murat Soysal, “Beynini başka unsurlara satıp memleketimize kurşun atanlar ile memleketi bekleyenler arasında ayrım yapılacağına inancım tamdır’’ diyerek savunmasına başladı.  Mahkeme Başkanı Melik Durmaz’ın "Sıkıyönetim komutanları arasında niçin isminiz yazıyor" sorusuna cevap veren Soysal, “Belgeyi yazanların hiçbirini tanımıyorum. Orada konsey diye yazılan kişilerden 7-8 yaş büyüğüm. Bölgeyi bildiğim için ve bölgedeki tugay komutanları yazılı olduğu için yazıldığını düşünüyorum. Bunları tanımamamın tek nedeni, sınıftan generalim, bunların hiçbiriyle okumadım, görev yapmadım. Bölgenin hassasiyetini düşünmüş olabilirler ve veya bizim gibi Atatürkçü insanları kötü duruma düşürmek de istenmiş olabilir’’ ifadelerini kullandı.15 Temmuz günü ve gecesini anlattı Savunmasına devam eden tutuklu sanık Murat Soysal 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşananlarla ilgili, "15 Temmuz’da sabah kışlada saat 09.00’dan 11.00’e kadar yeni gelen komutanların devir teslim törenin yaptım. Daha sonra Kilis’e gittim. Kilis tabur komutanı yeni gelmişti. 17.50’de Hatay’a vardım. Buradaki devir teslim törenine katıldım. Saat 20.00’de Hatay’dan ayrıldım. Daha sonra Hatay Çurcur Bölüğüne 20.30’da girdim, 21.30’da ayrıldım ve 22.40 sıralarında Gülbaba bölgesinde yaptırmış olduğumuz emniyet sistemini kontrol etmek istedim. Geceyi güvenlik tedbirini kontrol etmek için burada geçirmeyi istiyordum. 22.30’da hareket merkezi subayı Alpaslan beni arayarak, İstanbul boğaz köprüsünde askerler olduğunu bilginiz olsun dedi, ben de bilmiyorum dedim. 5 dakika sonra Gülbaba hudut taburuna girdim. Televizyonda boğaz köprüsünün kapatıldığını gördüm. DEAŞ olabileceğini düşündüm, kişiye özel mesajında da bu konuda geleceğini düşündüm" ifadelerini kullandı.“DEAŞ saldırısı tehdidi olduğunu düşünmüştüm’’ Hatay’dan Gaziantep’e döndüğü sırada sık sık telefon görüşmeleri yaptığını belirten Soysal, “23.00’te Alpaslan aradı, sıkıyönetim emri mesajı geldiğini söyledi. Hayrolsun inşallah diye tepki gösterdim. Bana Gaziantep ve Kilis’ten sorumlu sıkıyönetim komutanı olduğumu söyledi. Ben de Kilis de mi var dedim. İki ili de bana verdiklerine göre büyük bir DEAŞ saldırısı olacağını düşündüm ve o bölgeye hareket ettim. Bulunduğum bölge dağlık olduğu için telefon çekmiyordu. 22.55’te Gülbaba’dan ayrıldım. Saat 23.10 civarı kurmay başkanı aradı ve mesajın geldiğini söyledi. Mesajın içeriğini bilmediğim için 'herhangi bir şey yapmayın, güvenlik tedbirini arttırın, ben geliyorum, gelince bakarız' dedim’’ şeklinde konuştu.Mahkeme Başkanı Melik Durmaz’ın yönelttiği “Sıkıyönetim komutanı olduğunuzu okuyorlar içeriği okumamışlar mı’’ sorusuna ise sanık Soysal, “İçeriğini ayrıntılı olarak anlamamışlardı, söylememişlerdi. O esnada ilk şokta ne olduğunu anlayamadım, aklıma gelmedi’’ cevabını verdi“Mesajı dikkate almayın, güvenlik tedbirlerini arttırın’’ Soysal, “Alpaslan Kılıç’tan sonra 23.20’de Adana Tümen Komutanı ile görüştüm. Kendisi de yolda olduğunu, güvenlik tedbirlerini arttırın mesajı dikkate almayın diye talimat verdi. Kahramanmaraş Komutan Yardımcısı Uzay Şahin aradı. Kendisinin sıkıyönetim ilan edildiğini, Kahramanmaraş komutanı olduğunu söyledi sonra telefon kesildi. Daha sonra Gaziantep jandarma alay komutanıyla görüştüğünü, girişim olabileceğini ve benim de sıkıyönetim komutanı olduğumu söyledi. Ben de garnizon komutanı olduğumu söyledim. 'Sıkıyönetim komutanı değilim' demek için bunu söyledim’’ ifadeleri ile savunmasına devam etti.“Gaziantep Valisi ile 23.30’da görüştüm’’ 15 Temmuz gecesi saat 23.30'da Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ile görüştüğünü anlatan Soysal, “Vali bey bana 'paşam ne oluyor' diye sordu, ben de herhangi bir bilgi edinemediğimi, kışlaya gider gitmez sizi arayayım'dedim. Ancak bunun öncesinde Orman Erbaş, 'Kışlanı kontrol altında tut, kendine de dikkat et' demişti. Bunu daha sonra komutanların derdest edildiği için söylediğini anladım" ifadelerine yer verdi.“O gece ÖSO’ya 26 tır yardım yapıldı’’ Yolda Gaziantep’e dönerken saat 23.45 saatinde MİT bölge başkanıyla görüştüğünü ifade eden sanık Soysal, "ÖSO’ya bu gece yapılacak olan 26 tır yardım söz konusuydu, 'uygulayalım mı' diye sordum. O da bana 'Evet aynen uygulayalım paşam' dedi" ifadelerini kullandı.Darbe girişimi iddialarını yalanladı Soysal, sıkıyönetim komutanı olduğu ve Başbakana darbe girişimi yapıldığı yönündeki söylemleri yalanlayarak, "Saat 23.50 gibi Osman Erbaş ile görüştüm. Birlikte araç çıkmamasını emretti ve ben de kurmay başkanına ilettim. Saat 00.05 sularında Kilis İl Jandarma Komutanı Gökhan Şahin aradı, mesajı okuyunca emrimi ileteceğimi söyledim. Ancak tutanak tutulmuş, sıkıyönetim komutanı olduğumu söylemedim, darbe Başbakana yapılıyor dediğimi kabul etmiyorum" dedi.“Kışladan tek bir araç çıkmayacak diye emir verdim"  Sanık Sosyal, kışladan tek bir askeri aracın dışarıya çıkmaması için emir verdiğini savunarak, "00.45 sıralarında bir akaryakıt istasyonuna girdim. O zaman kesin anlamıştım, hain bir grubun kalkışması olduğunu. Daha sonra saat 01.15’te kışlaya döndüğümde harekat merkezine girdim. Orada bulunan birlik komutanlarına 'Bu bir darbe kalkışmasıdır, personelin güvenliğinden emin olduktan sonra yatırın. Biz hiçbir şekilde bu kalkışmaya alet olmayacağız. Kışladan tek bir araç çıkmayacak' şeklinde emir verdim" şeklinde konuştu.“Vali, bana ‘Gaziantep size minnettar kalacaktır’ dedi" O gece kışlada herhangi bir sorun olmadığını tespit etmesinin ardından yeniden Vali Yerlikaya’yı aradığını söyleyen Soysal, "Vali beye, milletimizin yanında olduğumuzu, birlikten dışarı herhangi bir çıkış olmayacağını ilettim. O da bana 'Gaziantep size minnettar kalacaktır' dedi. Ben de bu durumdan mutlu olduğumu belirterek teşekkür ettim’’ ifadelerini kulandı."Tugayda yaşananları iddianameden öğrendim" Mahkeme başkanının, o gece tugayda yaşananlarla ilgili bilgisinin olup olmadığını sormasının üzerine sanık Soysal, “O saate kadar tugayda neler olduğunu iddianamede öğrendim. Tunceli Komando Taburu, hudut hattı hazır kıtası olduğu için gönderilmişti. Bunların 6 aracını bulundukları yerden ileride olduğunu gördüm. Başka bir hazırlık görmedim. Ben bir şey uygulamayacağız diye emir verdim’’ ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.