AŞK SADAKATLE ÖPÜLMEK İSTER (YOKSA GELDİĞİ GİBİ GİDER)
Yazının Giriş Tarihi: 10.09.2017 12:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.12.2023 23:53
İnsan ötekiyle var olmaya çalışan bir varlıktır. Yani diğer bir deyişle, insan karşısındakinin arzusunu arzular. Nevrotik (yaralı normal) olmasının nedeni budur. Değilse, ya psikotiktir (akıl hastası) ya da ölmüştür. Nevrotik insan, ötekinin meylinin müptelasıdır. Ve dünyanın bütün hekimleri gelse bu müptela iflah olmaz bir berduştur, ötekinin yüreğinde tüneyecek bir sokak arayan!
Birini sevmek anlaşılmaz bir şekilde o birinde ondan fazla bir şeyi sevmektir ve bu her ilişkide hayal kırıklığı olduğunu doğrular. İşte yalnızca bu kırıklığın kabul edildiği ilişkiler sürer. Oysa günümüz kapitalist söylemi nesneye apayrı bir değer atfetti. Nesneye sahip olduğumuzda her şeye yetebilecek sınırsız bir güç ve her durumda zevk alınabilinecek bir yaşamın olabileceği yanılsaması yarattı.
Bu sahtekâra inanmanın özneye ödettiği bedel, melenkoli ve yalnızlaşma oluyor, olmakta.
Ve en nihayetinde aşk ciddiyet ve sadakatle öpülmek ister yoksa geldiği gibi çekip gider!
Aşk onu yaşayamayacak olanın bilmeyeceği, idrak edemeyeceği bir duygudur. Esasında bu da aşkı arayan aşksız şıpsevdilerin trajik aşklarıdır; hep aynı adamlar, hep aynı kadınlar, hep aynı boşluk...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sosyolog Neslihan KARAYILAN
AŞK SADAKATLE ÖPÜLMEK İSTER (YOKSA GELDİĞİ GİBİ GİDER)
İnsan ötekiyle var olmaya çalışan bir varlıktır. Yani diğer bir deyişle, insan karşısındakinin arzusunu arzular. Nevrotik (yaralı normal) olmasının nedeni budur. Değilse, ya psikotiktir (akıl hastası) ya da ölmüştür. Nevrotik insan, ötekinin meylinin müptelasıdır. Ve dünyanın bütün hekimleri gelse bu müptela iflah olmaz bir berduştur, ötekinin yüreğinde tüneyecek bir sokak arayan!
Birini sevmek anlaşılmaz bir şekilde o birinde ondan fazla bir şeyi sevmektir ve bu her ilişkide hayal kırıklığı olduğunu doğrular. İşte yalnızca bu kırıklığın kabul edildiği ilişkiler sürer. Oysa günümüz kapitalist söylemi nesneye apayrı bir değer atfetti. Nesneye sahip olduğumuzda her şeye yetebilecek sınırsız bir güç ve her durumda zevk alınabilinecek bir yaşamın olabileceği yanılsaması yarattı.
Bu sahtekâra inanmanın özneye ödettiği bedel, melenkoli ve yalnızlaşma oluyor, olmakta.
Ve en nihayetinde aşk ciddiyet ve sadakatle öpülmek ister yoksa geldiği gibi çekip gider!
Aşk onu yaşayamayacak olanın bilmeyeceği, idrak edemeyeceği bir duygudur. Esasında bu da aşkı arayan aşksız şıpsevdilerin trajik aşklarıdır; hep aynı adamlar, hep aynı kadınlar, hep aynı boşluk...