Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

KOLTUK SEVİCİLER

Yazının Giriş Tarihi: 25.09.2016 13:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.12.2023 09:44

Yapamadığı işi bırakmayan, başarısızlığını gözü görmeyen ve en önemlisi de halkın istemesine karşın gitmeyen, söz verip de aldatan insanlara ne denir..

Koltuğa yapışmanın ne olduğunu bilirsiniz bazı insanlar koltuğa yapışmaya görsünler onlar sahip oldukları koltuktan kopamadıklarını hatta yapıştığını görür ve biliriz...

Bazen koltuklarını kaybetmemek için son nefeslerine kadar her şeylerini verirler. “Koltuk neden bazı insanların bir taraflarına yapışır da, bir türlü bundan vazgeçmek bilmezler?”

Bazen aynı koltuk yapışkanı ağabeyleri, ablaları sivil toplum kuruluşlarında da görürüz. Odalar, spor kulüpleri ve sayamadığım bu kuruluşlar hizmet vermekten uzaklaşarak amaçladıkları faydaları memlekete sağlamak yerine, başkanlığını yapmakta olan kişilere kişisel ego tatmini sağlamanın ötesine geçemezler çoğunlukla…

Koltuk kapanların çoğu, ben ayrılayım yeter başkası da aday olsun demezler gerekirse bu uğurda çok şeylerini feda ederler.. Hatta güvenirliliklerini bile…

Koltuktan güç alan değil, koltuğu güçlendiren ve yaşama tarzı başkalarına bir çağrı olacak olan insanlara ihtiyacımız var. Koltuğun adam ettikleri değil, koltuğu adam edenler bu milletin gerçek evlatlarıdır...

Allah bu milleti koltuğun bir yerlerine yapıştığı insanlardan korusun.

VE İNSAN TÜRLERİ

Genelde toplum yaşantımızda bazı insanlar vardır işiyle uğraşır,

sadece önünü görür sağa, sola bakmadan gider. İçinde yaşadığı topluma zerre kadar faydası olmaz.. Hayırsızın önde gidenidir.. Arada bir makamına güvenerek siyaset düşünür, adaylık düşünür. Veya daha değişik beklentisi vardır. Ama sürekli, at gözlüğünü takıp yoluna devam eder.

Bazı insanlar vardır para hırsıyla yaşar, tuttuğunu koparmaya çalışır, hiçbir kimseye yararı dokunmaz. Malının mülkünün izini sürer, geceleri uyumaz, hesabını bitiremez. Uykusuz geceler yaşar ve ölümden korkar. Çoğu zaman stres içinde yaşar. Belki farkında değildir. Malının, mülkünün ve makamının ışığı kabir kapısına kadar onunla arkadaşlık eder, ama öldükten sonra ışığı cılız bir mum gibi çabuk söner, bir müddet yansa da yavan kalır.

Gaziantep te geçmişte bir yerlere gelmiş ama esamesi okunmayan o kadar çok insan var ki. Siyasetçisinden, Valisine en üst bürokratına kadar. Bunların, adı, sanı çabuk unutulur. Çünkü memlekete bir hayrı olmamıştır.

Bazı insanlar da vardır hep hile, hurda peşinde koşar, kendini akıllı zanneder, Lakin onun da sonu nafiledir.

Kimi insanlar da vardırki bir makamını mevkisini kullanarak çok çabuk köşeyi dönmeye çalışır, kısa yoldan zengin olmayı düşünür. Haramı ve helali bilmez, gayri meşru yollardan kazanmaya bakar. Helal yollardan kazanmada uzak kalır. Kitabında yardımlaşma, merhamet, hayır yapma, selam verme, muhabbet, fakir, fukaraya el uzatma, konu, komşuya yardım etme gibi sözleri asla geçmez. Kazanır kazanmasına lakin onun da hayrını görmez. Öldükten sonra malı mülkü konusunda yakınları yani mirasçıları tapu dairesi ve mahkeme kapıları arasında mekik dokur. Kendisine küfür kazandırır

Kiminin kafasında kırk tilki dolaşır da kuyrukları birbirlerine değmez. O da kazansa da “haydan gelen huya gider”. Bu gibi adamların da ışığı çabuk söner..

Önce kendisini tanıyıp bilgi sahibi olan sonra da topluma faydası olan insan olarak kalan var mı sahi...

Makama gelenler, maskesiz, doğal, açık, net, şeffaf, dürüst, kalbi örümcek ağları ile kaplanmamış, sevgi dolu, vicdan sahibi, merhametli insanlar olmadığı sürece onlardan memlekete millete hayır gelmez. Onlar sadece kendilerine çalışırlar ..

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.