Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

MEMLEKETİMİZ VE İYİ YÖNETİCİ OLMAK

Yazının Giriş Tarihi: 04.06.2017 14:39
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.12.2023 18:30

İyi bir yönetici olmak yenilikleri ve gelişmeleri devamlı takip etmeyi ve gerektiğinde geleneksel bilgi ve alışkanlıklardan uzaklaşmayı gerektirir. Teknoloji gelişiyor, dünya değişiyor.

Şirket yönetimleri geleneksel anlayıştan uzaklaşıyor, yerini modern yönetim tekniklerine bırakıyor. Ama bizim memlekette birçok yönetici herşeyi ben bilirim ile yönetmektedir.

İyi bir yönetici, iş dünyasının yeniliklerine açık olmalı, hızlı öğrenmeli ve uygulamaya koyabilmelidir. Memlekette yönetici olmak genelde üst kademede boşalan yöneticilik kadrosuna hisse çoğunluğu kimdeyse o gelir şeklinde olmaktadır. Bu şekilde yönetime gelen yöneticinin yönetim yeteneklerine bakılmaz, hissesine veya değişik güçlerine bakılır.

İş yaptırmaktan çok iş yapmayı bildiği için bir çok işi kendisi yapar veya yapan kişilerin işlerine karışır.

Günlük yaşantımızda herkesten birbirine göstermesi beklenilen saygı, sevgi, nezaket ve tevazu gibi erdemler yöneticiler için elzem davranışlardır. Memleketimizde ise yöneticilerden konuşmak marifet sayılmaktadır. Bunlara ilave olarak adil olmak yöneticiliğin olmazsa olmaz gereklerindendir. Adaletli olmayan bir yönetici er veya geç başarısızlıkla beraber yok olmaya mahkumdur.

Çalışma ortamında huzuru sağlayıp, mutluluğu ve verimliliği artırmak iyi bir yöneticinin görevleri arasındadır.

Bir kaç madde sıralayalım ve memlekette böyle bir yönetici profili varmıdır bakalım.

1.Eleştirel düşünce yapısına sahip mi?

2 .Çalışanlarını dinliyormu?

3.Zamanını doğru şekilde yönetebiliyormu?

  1. Hedefleri önceden planlıyormu?

5.En önemliside çalışanların motivasyonuna katkıda bulunuyormu?

Eminim ve örneklerle sabittirki bunların çoğu yapılmıyordur.

Bizim memlekette yöneticiler işler ters gittiğinde çalışanlarını suçlarlar Halbuki İyi bir yönetici işlerin ters gitmesi durumunda çalışanlarını korur, ancak sorun teşkil ettiğini düşündüğü kişilerle durumu konuşmak için birebir görüşür.

Yine kesin bir dille ifade ediyorum bizde makamsal güç yükselirken, kişisel güç git gide yok olur gider ve gücünü sadece makamdan alır.

Çalışan yöneticisinin iş ile ilgili bilgi, becerilerine itimat etse de kişiliğine saygı duymadığı noktada kuruma olan aidiyet ve ekibe olan bağlılık olumsuz etkilenir. Bunun örnekleri memleketimizde oldukça fazladır.

Unutmamalıdır çalışanların kendini değerli ve mutlu görmediği bir kurumda, yöneticiler fark yaratmak yerine sürekli farklı ekipler ile sürece yeniden başlamak durumunda kalırlar ki buda onları ve işyerlerini güdük bırakır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.