Kaybedilen puanlar neyse de bir insanın intihar ederek hayatını kaybetmesinin telafisi mümkün olmuyor. Üstelik de bu kişi neredeyse 24 saat beraber olduğunuz arkadaşınızsa, bir kaç gün sonra çıkacağınız kritik maça nasıl konsantre olacaksınız.. Rakibin kulüp başkanı, üstelik de rahatsızken, hayatını kaybettiği zaman maç erteleniyorsa, Pazartesi intihar eden oyuncunun takım arkadaşları Cuma günü maça nasıl konsantre olsun.. En azından Pazartesi günü oynansaydı, şok atlatılıp mental olarak hazır olunurdu.. Ama olmadı..

Bu ruh haliyle çıktığı üstelik de kendi evindeki maçta, Gaziantepspor, K.Karabükspor ile berabere kalarak aslında iki puan kaybetti ama, gerçekte bir puan kazandı.. Güme giden 3 puanla da, Kayserispor'un kazanması ile büyük bir avantajı yitirdi. Matematiksel olarak olmasa da, mental olarak küme düştü.. Nasıl düşmesin, yönetim kendini protesto ediyor diye taraftarının gelmesini istemeyip, kale arkalarını bloke ettirip, bilet fiyatlarını Real Barca maçı seviyesinde tutarsa, psikolojik destekten yoksun olan oyunculardan galibiyet beklemek hayaldir. Zaten para vermiyorsun, prim yok, şehirle kavgalısın bırak bari, oyuncular taraftarı ile kozlarını paylaşsın. Hoş taraftarın oyuncularla sıkıntısı yok. Yönetimle var.. Ama anlayan kim...

Maça gelince; Bülent hoca geçen hafta Konya deplasmanında kazanan kadrosu yerine değişik bir isimlerle sahada. Geçen haftanın kahramanı Muhammet Demir ve kaptan Elyasa kulübede. K.Karabükspor da oturmuş bir kadro var. Maça hızlı başlayan Gaziantepspor oldu. Gol pozisyonları var ama üstün olan K.Karabükspor. İkinci yarı Bülent hoca ,Muhammet Demir ve Elyasa'yı sahaya sürdü. Gol yemedi ama gol de atamadı. Maçın kırılma anı doksan dakikanın sonunda Gaziantepspor 'un Thiam'ın kafa vuruşu ile auta giden topu oldu. Maçın en net gol pozisyonu idi. Ama psikolojik olarak erozyona uğramış oyunculardan fazla bir şey beklemek de lüks olurdu. sonuç olarak bir puan bu şartlarda kazançtır.. Her ne kadar Kayserispor ile 4 puan fark olsa da çıkmayan candan umut kesilmezzz.. Yazık ... Kaybedilen puana mı, hayatına kasteden oyuncuna mı, tepe taklak gittiğin düşme kaosuna mı üzüleceksin...