Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) İletişim Fakültesinin düzenlediği Webinar serisinin sekizinci çevrimiçi yayın konuğu, "Oyunun DNA’sı" üzerine söyleşi yapan Bandırma 17 Eylül Üniversitesi (BANÜ) Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Volkan Ekin oldu. Ekin, Türkiye’de e-spor oyunlarının pandemi öncesinde 1 milyar dolar olan bütçesinin çok yakında 1,5 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini söyledi.
Moderatörlüğünü HKÜ İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Küçükerdoğan’ın yaptığı söyleşide konuşan Prof. Dr. Volkan Ekin, “Bu ülkenin yakın tarihini gençlerin bilmesi gerekiyor. Bazı şeylerin toplumsal, kültürel, teknolojik, sportif anlamda kıymetini bilmemiz gerekiyor. Nereden nereye geldiğimizi görmemiz, bilmemiz gerekiyor. Her anlamda neler yaşanmış ne duygularda yaşanmış olduğunu yüreğinizde hissetmeniz gerekiyor. Sadece okuyup, izleyip kulaktan duyma bilgiler ile değil, biyografilere, anılara, geçmiş belgesellere, filmlere, formatlara göz atın. Bu ülkenin, bu coğrafyanın yakın tarihinde neler yaşanmışı her anlamada irdelemenizde ben çok ciddi bir fayda görüyorum” ifadelerini kullandı. "Kültürümüzde oyun kavramı var" Oyunun büyülü bir kavram olduğunu söyleyen Ekin, “Oyunun tanımına baktığınız zaman anlam bakımından zengin bir işleve sahip olduğunu görüyoruz. İnsanoğlu ilk oyununu eli ve parmaklarıyla daha sonra arkadaşlarıyla, en sonunda da ilişki ve iletişim içerisinde olduğu tüm bireylerle oyun oynuyor. Bizim kültürümüzde oyun kavramı var çok sağlam bir şekilde var. Yakın zamana geldiğimizde Dede Korkut’u göreceksiniz. Ondan önce Sümer yazılarında oyun tasvip ediliyor. Mısır’a baktığınızda ellerini çarpma oyunu oynayan kızın görsellerini görebiliyorsunuz. Bu oyun bu çağa geldiğinde değişimler oluyor. Kurallar, sınırlar, mekan değişiyor. Oyun kültürden eskidir” dedi. Pandemi sonrası bütçesi 1.5 milyar dolar olacak Dünyada bir E-spor oyun gerçeğinin olduğunu vurgulayan Ekin, “E-spor’da çok da konuşulmayan fakat dünyada tek olduğunu iddia eden özelliği görüyoruz. Dünyada kadın ve erkeğin eşit şartlarda mücadele ettiği tek spor dalıdır. E-spor’un gelir akışına bakıldığında sponsorluklar, yayın hakları, ürün ve bilet satış gelirleri yer alıyor. Türkiye’de pandemi öncesi E-spor’un bütçesi 1 milyar dolardır. Pandemi nedeniyle tüm sektörler daralırken, Türkiye’de E-spor yapanların sayısı pandemi döneminde yüzde 40 oranında artış göstermiş. Çok büyük bir rakam. Pazarın çok yakında 1,5 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Yapılan bir ankete göre evde kalmaktan dolayı mobil oyunlara yönelen oyuncuların pandemi bittikten sonra yüzde 60 ile yüzde 80 oranındaki bir kitlenin kalıcı olarak E-spor’da devam edeceği ortaya çıkmış. Bu pazarın çok daha büyümesi demek. Olayı sadece oyun bazında değerlendirmeyeceğiz. İşin içerisinde turnuvalar, ödüller var. Türkiye’de aylık 10 bin ile 50 bin lira arasında kazanan E-sporcularımız var. Türkiye’de Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın kontrolünde Türkiye E-spor Federasyonu’nun kurulduğunu görüyoruz. Bakanlık nezdinde olduğu için bir güven oluşturuyor” diye konuştu.