Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ), öğrencilerine sanatsal yönden farklı bir bakış açısı sunan; “Online Desen Bilgisi” isimli konferansı ile desen çizmenin çeşitli metotlarını anlatan bir program imkânı sundu.
Haber Giriş Tarihi: 08.05.2021 16:10
Haber Güncellenme Tarihi: 07.12.2023 16:04
Kaynak:
İHA
Bilimsel, teknik, sağlık, eğitim ve güncel konular gibi bir çok programa imza atan HKÜ, öğrencilerinin sanatsal yönüne katkı sunmak için düzenlediği programlara bir yenisini daha ekleyerek, online desen bilgisi ile desen çizmenin tüm yönlerini inceleme ve öğrenme fırsatı sundu. Programda moderatör ve konuşmacılık görevini Öğretim Görevlisi Atiye Güner yaparken, Öğretim Görevlisi Mehmet Vanlıoğlu’da programa konuşmacı olarak katıldı. Katılımcılara dünya üzerinden önemli desen çalışmaları ve örneklerini göstererek sunumlar yapan konuşmacılar, desen çalışması yapmanın tüm yönlerini anlattılar.
“DESEN, İYİ BİR SANAT VE TEKNİĞİN ESERİDİR”
Desenin, duygu ve düşüncelerin kâğıda aktarımı olduğunu anlatan Atiye Güner şu ifadelerle sunumunu yaptı: “Öncelikle şunu bilerek işe başlamak lazım her şekil desen değildir, bunların birçoğu motiftir. Örneğin bir baklava dilimi, halı üzerindeki şekiller, bazı semboller motiftir. Desen, iyi bir sanat ve tekniğin eseridir. Bir birikimin dışa vurumudur. Desen bir tablo öncesi ön hazırlık gibidir. Desen çizmek, özellikle Rönesans döneminde hümanizmin de etkisiyle daha da değer kazanmıştır. Desen, tam anlamıyla kimliğini Rönesans döneminde kazanmıştır”
“GÜZELLİK GÖRECELİ MİDİR?”
Dünyaca ünlü ressamların çizimlerine de örnek vererek açıklamalar yapan Güner: “Leonardo Da Vinci’nin desen çalışmalarından örnek verecek olursak o, matematiksel ve geometrik çizgilere çok önem vermiş. Dünyanın da geometrik çizimlerden oluştuğunu söylemiş. Bu nedenle çizimlerinde geometrik çizimler, oran/orantı, altın kural çizgilerine çok önem vermiştir. Ben burada şunu sormak isterim ‘güzellik göreceli midir?’ Rönesans döneminde altın oran diye tabir ettiğimiz kurala göre yapılan tablolara bakılacak olursa özellikle o dönem tablolar matematiksel kurallara göre yapılmıştır. Matematikte net kurallara dayalı olduğundan, matematiksel kurallara dayalı yapılan tablolar göreceli olmaktan çıkmıştır. 18. yüzyıl tablolarını inceleyecek olursak o dönem Romantizm’in etkilerini hemen her eserde görüyoruz. Yapılan desen çalışmalarında o dönemin etkilerini görmek mümkündür. Pablo Picasso’nun çizimlerine bakınca ise Kübizm etkilerini görüyoruz. Özellikle Picasso’nun çizimlerinde görüyoruz ki Picasso, eserlerinde farklı arayışlara girmiştir. Bu nedenle onun eserlerinde farklı çalışmalar görmekteyiz. Çizimlerinde büyük trajedinin de etkisi ortada, özellikle ‘Guernica’ tablosunda yaşadığı çağ da yaşanan katliamları, çalışmasında çok iyi teknikle resmetmiştir” dedi.
DESEN ÇALIŞMASI NASIL OLMALIDIR?
Mehmet Vanlıoğlu ise doğru desen çalışması ile ilgili tavsiyelerde bulunarak şu ifadelerle sunum yaptı: “Hepimiz desenlere çeşitli çizgi çalışmaları ile başlarız. Ardından kara kalem çizimleri ile devam ederiz. Sonrasında ise tam anlamıyla desen eğitimleri ile sürer ve belirli kalıp ve tekniklerle desen çalışmaları yaparız. Desen çizmenin en zor kısmı figür ve ardından portre çizmektir. Portre çizmek ise anatomi bilgisi istemektedir. Desen çalışırken portre çizmek için anatomi bilgisine hâkim olmayınca, kaliteli çizimler yapılamamaktadır. Bu nedenle portre çizen bir kişinin anatomi bilgisine sahip olması gerekir. Desen çalışmalarınızda elinizle ya da bir pamuğu sürerek çalışma yapmayın. Çizgiler kullanarak çalışın. Çünkü çizgiler, desen çalışmasında çok önemlidir. Bir desen çalışmasında sizi ifade edecek olan kavram çizgilerdir ve kalem çizgilerle adeta elinizde dans etmelidir. Parmak ya da pamuk kullanılarak yapılan teknik, sizin formu kaybetmenize neden olacak ve sadece lekeden ibaret bir çalışma olacaktır”
Sunumuna şu ifadeler ile devam eden Vanlıoğlu: “Bir desen çalışması yapmazdan önce ilk olarak ne yapacağımıza ve neyi anlatacağımıza iyi karar vermemiz gerekir. Sonrasında kullanılacak teknik, oran/orantı ve altın kurallara önem vermek gerekir. İlk zamanlar direk bir kişiyi ya da nesneyi çizmeden önce ilk olarak onu iyice bir incelemek gerekir. Ayrıca çeşitli çizgiler ile ön çalışmalar yapmamız gerekir. Bunların ardından çizime geçmemiz gerekir. Ayrıca tavsiyem ilk zamanlar bir kişiyi çizmek yani portre yerine, basit nesneler seçerek onun üç boyutlu çizimlerini yaparsak bu bizi insan portresi çizmeye hazırlar. Bir çizim yaparken çizmeden önce kompozisyona da önem vermek gerekir ve kompozisyonunda nefes alması gerekir. Desen öncelikle doğru görüş gerektirir” diye sunumunu tamamladı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Başarılı bir desen çalışması nasıl yapılır?
Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ), öğrencilerine sanatsal yönden farklı bir bakış açısı sunan; “Online Desen Bilgisi” isimli konferansı ile desen çizmenin çeşitli metotlarını anlatan bir program imkânı sundu.
Bilimsel, teknik, sağlık, eğitim ve güncel konular gibi bir çok programa imza atan HKÜ, öğrencilerinin sanatsal yönüne katkı sunmak için düzenlediği programlara bir yenisini daha ekleyerek, online desen bilgisi ile desen çizmenin tüm yönlerini inceleme ve öğrenme fırsatı sundu. Programda moderatör ve konuşmacılık görevini Öğretim Görevlisi Atiye Güner yaparken, Öğretim Görevlisi Mehmet Vanlıoğlu’da programa konuşmacı olarak katıldı. Katılımcılara dünya üzerinden önemli desen çalışmaları ve örneklerini göstererek sunumlar yapan konuşmacılar, desen çalışması yapmanın tüm yönlerini anlattılar.
“DESEN, İYİ BİR SANAT VE TEKNİĞİN ESERİDİR”
Desenin, duygu ve düşüncelerin kâğıda aktarımı olduğunu anlatan Atiye Güner şu ifadelerle sunumunu yaptı: “Öncelikle şunu bilerek işe başlamak lazım her şekil desen değildir, bunların birçoğu motiftir. Örneğin bir baklava dilimi, halı üzerindeki şekiller, bazı semboller motiftir. Desen, iyi bir sanat ve tekniğin eseridir. Bir birikimin dışa vurumudur. Desen bir tablo öncesi ön hazırlık gibidir. Desen çizmek, özellikle Rönesans döneminde hümanizmin de etkisiyle daha da değer kazanmıştır. Desen, tam anlamıyla kimliğini Rönesans döneminde kazanmıştır”
“GÜZELLİK GÖRECELİ MİDİR?”
Dünyaca ünlü ressamların çizimlerine de örnek vererek açıklamalar yapan Güner: “Leonardo Da Vinci’nin desen çalışmalarından örnek verecek olursak o, matematiksel ve geometrik çizgilere çok önem vermiş. Dünyanın da geometrik çizimlerden oluştuğunu söylemiş. Bu nedenle çizimlerinde geometrik çizimler, oran/orantı, altın kural çizgilerine çok önem vermiştir. Ben burada şunu sormak isterim ‘güzellik göreceli midir?’ Rönesans döneminde altın oran diye tabir ettiğimiz kurala göre yapılan tablolara bakılacak olursa özellikle o dönem tablolar matematiksel kurallara göre yapılmıştır. Matematikte net kurallara dayalı olduğundan, matematiksel kurallara dayalı yapılan tablolar göreceli olmaktan çıkmıştır. 18. yüzyıl tablolarını inceleyecek olursak o dönem Romantizm’in etkilerini hemen her eserde görüyoruz. Yapılan desen çalışmalarında o dönemin etkilerini görmek mümkündür. Pablo Picasso’nun çizimlerine bakınca ise Kübizm etkilerini görüyoruz. Özellikle Picasso’nun çizimlerinde görüyoruz ki Picasso, eserlerinde farklı arayışlara girmiştir. Bu nedenle onun eserlerinde farklı çalışmalar görmekteyiz. Çizimlerinde büyük trajedinin de etkisi ortada, özellikle ‘Guernica’ tablosunda yaşadığı çağ da yaşanan katliamları, çalışmasında çok iyi teknikle resmetmiştir” dedi.
DESEN ÇALIŞMASI NASIL OLMALIDIR?
Mehmet Vanlıoğlu ise doğru desen çalışması ile ilgili tavsiyelerde bulunarak şu ifadelerle sunum yaptı: “Hepimiz desenlere çeşitli çizgi çalışmaları ile başlarız. Ardından kara kalem çizimleri ile devam ederiz. Sonrasında ise tam anlamıyla desen eğitimleri ile sürer ve belirli kalıp ve tekniklerle desen çalışmaları yaparız. Desen çizmenin en zor kısmı figür ve ardından portre çizmektir. Portre çizmek ise anatomi bilgisi istemektedir. Desen çalışırken portre çizmek için anatomi bilgisine hâkim olmayınca, kaliteli çizimler yapılamamaktadır. Bu nedenle portre çizen bir kişinin anatomi bilgisine sahip olması gerekir. Desen çalışmalarınızda elinizle ya da bir pamuğu sürerek çalışma yapmayın. Çizgiler kullanarak çalışın. Çünkü çizgiler, desen çalışmasında çok önemlidir. Bir desen çalışmasında sizi ifade edecek olan kavram çizgilerdir ve kalem çizgilerle adeta elinizde dans etmelidir. Parmak ya da pamuk kullanılarak yapılan teknik, sizin formu kaybetmenize neden olacak ve sadece lekeden ibaret bir çalışma olacaktır”
Sunumuna şu ifadeler ile devam eden Vanlıoğlu: “Bir desen çalışması yapmazdan önce ilk olarak ne yapacağımıza ve neyi anlatacağımıza iyi karar vermemiz gerekir. Sonrasında kullanılacak teknik, oran/orantı ve altın kurallara önem vermek gerekir. İlk zamanlar direk bir kişiyi ya da nesneyi çizmeden önce ilk olarak onu iyice bir incelemek gerekir. Ayrıca çeşitli çizgiler ile ön çalışmalar yapmamız gerekir. Bunların ardından çizime geçmemiz gerekir. Ayrıca tavsiyem ilk zamanlar bir kişiyi çizmek yani portre yerine, basit nesneler seçerek onun üç boyutlu çizimlerini yaparsak bu bizi insan portresi çizmeye hazırlar. Bir çizim yaparken çizmeden önce kompozisyona da önem vermek gerekir ve kompozisyonunda nefes alması gerekir. Desen öncelikle doğru görüş gerektirir” diye sunumunu tamamladı.
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler